HEPİMİZ DOMUZ G(R)İBİYİZ

Haftalardır A gurubu H1N1 nam-ı diğer domuz gribi fırtınasıdır devam ediyor. Vay efendim aşı olalım mı? olmayalım mı? Yok kısır yapıyormuş, genetik şifremizi çözmek için komploymuş. Hay içine yandığım, varsa kısırlık yapan aşı bilelim de bir sürü doğum kontrol amacı ile yapılan kısırlık ameliyatlarından kurtulalım. Genetik şifre deyince allasen siz söyleyin çok mu matah bir milletiz biz yahu? Harika bir toplum oluşturduk, her şey güllük gülistanlık, çok dürüstüz, çalışkanız, saygılıyız, başka milletler hasta bize’’ bunu nasıl başardılar acaba? diye peşimize düştüler. Bu arada sanki aşılar kapınıza geldi de siz nazlanıyorsunuz. Dört gözle beklediğim aşıya İstanbul’un göbeğinde en büyük devlet hastanelerden birine bağlı olarak çalışan ben bile yeni nail oldum. Velhasıl bu gün aşımı oldum.
Bu pazartesi tam bir bloody Monday yaşadım. Hasta sayım çok arttı, insanlar gergin. Maske takmaktan sıkıldım, kendi nefesimi koklamaktan fenalık geldi, fazla işe yaramasa da nasıl takmayayım. Muayeneye gelen çocukların %90 ‘ı yüksek ateş şikayeti ile geliyor, bir çoğu grip, muhtemelen de mevsimsel değil, domuz gribi. Boğazlarına bakarken mecburen dil basacağını kullanıyorum ve öhüü diye suratıma öksürüyorlar.
Çocuklarını yüksek ateş nedeni ile doktora getiren anne babaları anlıyorum da bazı yetişkinler çok komik. İçlerinden biri geçen hafta şöyle dedi ‘’ Dün idrar yollarımda iltihabım var diye doktor bana ilaç yazdı, bugün hala idrarımı yaparken ağrım var acaba domuz gribi mi oldum? ‘’
-Yok efendim idrak yolları iltihabınız var diyesim geldi, demedim tabii. Aslında böyle alakasız sebeplerden gelen kişiler domuz gribi değilseler de hastaneye gelerek hasta olma ihtimalini artırıyorlar.
Halkımızda tam bir korku hali hakim. Bu ruh haline medyanın katkısını es geçemeyeceğim sanki modern veba ile karşı karşıyayız. Aslında bilinenin tam tersine H1N1 virülansı (yani hastalık yapabilme gücü) yüksek bir virüs değil, mevsimsel grip ne kadar öldürüyorsa o kadar öldürüyor. Peki niye mi panikliyoruz? Çok daha fazla bulaşıcı, çok daha fazla insana bulaşacak ve atipik seyredebiliyor yani mevsimsel grip daha yaşlı ve kronik hastalıkları olanları öldürürken bu grip daha çok sağlıklı ve genç insanları vuruyor.
Velhasıl nihayet aşımı oldum hala yaşıyorum, iki elimde tutuyor sayfamı yazıyorum. Ben riskli grupların aşı olması gerektiğine inananlardanım. Her aşının ve ilacın yan etkisi var. Kar zarar hesabı yapmak zorundayız. Siz vatandaş olarak her iki fikri de dinleyin ve kapınıza dayanırlarsa vay efendim aşı yapalım diye ‘’fikri hür, vicdanı hür ‘’birey olarak kararı kendiniz verin. Doktorları dinlerken, özellikle az medyatik olanlara değer verin. Çok medyatik doktorların, medyatik olma hali devamlılığı konusunda taşıdıkları kaygılardan dolayı daha sivri açıklamalar yapma eğiliminde olduklarını düşünüyorum. Hala mı karar veremediniz? O zaman rabbinize sorun, eğer içinize Amerika Houston doğarsa yandınız valla. Siz sıradan vatandaş uçağa atlayıp orada aşı olamayacağınıza göre……
Ben yaradanıma sığındım oldum aşımı. Yan etki mi?
Oldu tabii tipim değişti ben de resmimi çekip blog sayfama koydum, yukarıdaki resim bana ait. İlk görünce hastalarım şaşırıyor tabii, ama çabuk alışıyorlar. Bu millet nelere alıştı, benimsedi, bu halim çok masum kalıyor onların yanında. Hadin bakalım kalın sağlıcakla.