BUCERA APLANIZ NENE KORKUT OLDU

Blog yazdığım kitap çıkardığım ayyuka çıkınca çevremdekiler haliyle merak eder oldular acaba biz de var mıyız diye. Genellikle poliklinik anısı olduğunu öğrenen mümessil arkadaşlar ‘’ Doktor hanım bizden de bahsettiniz mi ? ‘’ diye sordukları çok olmuştur.

Yok çocuklar sizden niye bahsedeyim malzeme çıkmıyor ki sizden. Hepiniz okumuş efendi ya da hanım hanımcık kızlarsınız gönül ister tabii malzeme çıksın, anlatayım gülelim eğlenelim.

Yine de küçük bir anıdan bahsetmek, buradan yola çıkarak da bir Bilge hatunluk, bir nene Korkutluk,bir Kutat-gu Bililig misyonu üstlenmeye niyetlendim bu yazım aracılığı ile.

Mümessil çocuklarla aram iyidir, poliklinik saatlerin sonuna doğru üç beş muhabbet ettiğim, çokça güldüğüm zamanlardır. Kim sevmez ki gülen yüzü sağ olsunlar onlar da severler beni. Neşeliyim, bakımlıyım, azcık da süslüyümdür. Sanırım ben böyle neşeli neşeli kahkahalar atarken, bu genç çocuklardan biri benim evdeki halimi hayal etmiş olsa gerek ki;

( Mümessilin tahmini evdeki doktor hanım hayali; Harika bir müzik çalıyor doktor hanım evde de makyajlı, bakımlı ve topuklu ayakkabılı. Zil çalar, koca kapıda kocaman bir gülümsemeyle karşılanır, öpücüklere boğulur, hemen terlikleri getirilir. Hem göze hem mideye hitap eden müthiş sofra hazırdır zaten, mumlar, çeşit çeşit yemekler doktor hanım mutfağa doğru ceylan gibi sekerken koca el yıkamaya gider. Yemek sonrası mümessilin zevkine göre değişir tabii bu, doktor hanım ya ud çalar, bülbül gibi şakır ya da koca ile nefis tango yapılır kocanın ağzında kırmızı gül ….. he he çok gülüyorum ben)

- ‘’Doktor hanım sizin eşiniz ne kadar şanslı’’ dedi.

Şanslı mı? Sen şanslı olduğunu mu düşünüyorsun? Az buçuk senin beni nasıl hayal ettiğini tahmin ediyorum ama gel bak ki gerçek böyle değil anlatayım sana.
Bir kere ben eve gelir gelmez üstümü değiştiririm. Genellikle paçaları kısalmış yıkamaktan rengi atmış, yer yer çamaşır suyu lekeleri olan iğrenç bir eşofman giyerim ki, onun adı artık bu özelliklerinden dolayı eşortman olmuştur. Bir de o eşortman diz yaptığından dik bile yürüsem sanki dizlerimi kırmışım da garip garip yaylanarak yürüyormuşum yanıltması yaşatır. ( Gözünüzde canlandırınız)

Sonra hemen makyajımı temizlerim ha bu arada makyajsız ben hiç de güzel değilimdir. Yüzüme bakım kremleri bazen maskeler sürerim. Saçlarım yüzüme bulaşmasın diye de bir mandalla ile tepeden toplarım. Bu yüz maskeleri bazen mavi bazen yeşil renkte olur. Bizim ufak oğlan eşek sıpası hala alışamadı beni görür görmez odasına kaçıyor yüzümü yıkayana kadar da çıkmıyor. Neyse her şeyin bedeli vardır, güzel görünmenin de bakımı olmanı da. Haftada bir iki kere de saçıma bakım maskesi sürer bone geçirir sonra bonenin üstünü Gülazer tiplemesi gibi tülbentle sıkarım ki kaymasın diye.

Çok tembelimdir gelir gelmez divana uzanır battaniyeyi çekerim üstüme. Eşim gelir kapı çalar oradan bağırırım çocuklara ‘’Babanız geldi açın lennn kapıyı’’

Yattığım yerden ‘’He sen mi geldin’’ derim yarım yamalak kafamı çevirerek,’’ işte ne varsa bilmem ne yemeği yapmışlar mikrodalgada ısıt ye.’’

Garibim yemeğini yerken ben ya battaniyenin altında televizyon izliyorumdur ya bir şeyler okuyorumdur.

Çocukların yatma saati gelir eşim onlarla uğraşırken ben kanepede sızarım. Böyle ağzım yüzüm kaymış salyaları akıta akıta, kafamda fiyonk şekline getirilerek bağlanmış Gülezar tiplemesi tülbendiyle.

Hafifçe seslenir ‘’ Sema burada mı uyuyacaksın? Kalk yat istersen’’

Hani Levent Kırca parodilerinde yatakta uyanma sahnesi vardır. Levent Kırca ‘’ Nhıhçhı hı? Ne var’’ diye uyanır.

Ben de öyle uyandıktan sonra’’ Bırak ya burada uyucam’’ derim.

Zavallı adamcağız sessizce televizyonu kapatır, ışığı kapatır, parmak uçlarına basarak salonu terk eder.

Evet, hala eşimin çok şanslı olduğunu düşünüyor musun?

Belli ki bir zamanlar boyuma posuma, kaşıma gözüme, endamıma kanmış benimle evlenmiş.
Kanmayın çocuğum böyle şeylere.

O zaman Nene Korkut der ki;

Alp-ı avratlık öldü mü?
Kötü dünya kaldı mı?
Felek öcün aldı mı ?
Şimdi yürek yırtılır
Zaman fırsat gözetti
Hanım gizli tuzak uzattı
Beylerin beynini şaşırttı
Kaçsa nasıl kurtulur
Erler kurt gidi uluşur
Yaka yırtıp bağrışı
Üç beş güzelliğe yanaşır
Nene korkut der ki;
Gençler gözü açıla
Dış görünüşe kanmaya
Kişi huzura kavuşa

Dip not; Şöyle yabancı gözle yazımı okudum da valla kendimden diskindim ( tiksindim değil diskindim daha naif ama daha içten tiksinme halidir bu) Tamam, mizah olsun diye abarttım ama abarttım sadece yalan yok. Çok reca ederim siz de ‘’Vay aplam çekilecek nane değilsin yok efendim üç vakte kadar bu adam seni boşar ‘’ yorumları yazmayın. Küserim, bunalıma girerim ona göre. Ben kendimden yeterince diskindim olumlu şeyler yazın bea.